Şef Mehmet Gürs’ün “gerçek bir aile restoranı” hayali ile bundan 14 yıl önce Türk gastronomi sektöründe fark yaratmak üzere kurulan Numnum’ın, geçen zaman içinde lezzet ve kaliteden ödün vermeden yenilenen mutfağının peşinden iç mekanları da durmaksızın evriliyor. İstanbul Yiyecek İçecek Grubu, Numnum’ın iç mekan tasarımlarında, İç Mimar Yasemin Arpaç ve İç Mimar Sebahattin Emir yönetimindeki Ofist ile birlikte çalışıyor.
On yılı aşkın süredir yalnız ailelerin değil, gençlerin, çocuklu ailelerin, çiftlerin, genç profesyonellerin de rahatlıkla geldiği, müşterilerine ‘lezzetli ve iyi yemeği uygun fiyata ve hızlı’ bir şekilde sunan ve kaliteden ödün vermeyen restoran imajını zaman içerisinde sürekli zenginleştiren, akılda kalıcı yemekleri, ‘etkin bir iletişim aracı’ olarak kurgulanan neşeli ve yaratıcı menüsü ile ziyaretçilerinin hafızalarında kalıcı bir iz bırakan Numnum’ın Ofist ile işbirliği aslında 2011 yılında başlamış. Ofist, o tarihten bu yana, kendi içerisinde son derece tutarlı ve istikrarlı olmasının yanı sıra, sürekli değişim ve yenilik peşinde olan Numnum’ın mevcut şubelerinin ve yeni açılan restoranlarının mimari tasarımına dokunuşlarda bulunarak, iç mekanlarının evrilmesine yardımcı oluyor.
“Her yeni Numnum şubesi aslında yeni bir proje. Oturmuş bir konsepti, tasarım yaklaşımı olsa da, her yeni projeyle mimarisi tekrar sorgulanıyor, tekrar değerlendiriliyor”, diyen Ofist kurucuları İç Mimar Yasemin Arpaç ve İç Mimar Sebahattin Emir, Numnum restoranlarını ele alış biçimlerini şu sözlerle açıklıyor: “Yeni mekanın kendine has dinamikleri, lokasyonu, komşuları, yapı tipi, ışığı, hacmi, bahçesi, terası doğrultusunda tüm tasarım baştan ele alınıyor. Bir zincir şubesinden öte tek bir restoran gibi Numnum, mutfağının son yeniliklerine de ayak uyduracak şekilde ince ince baştan örülüyor.”
Numnum’ın yenilenmesinde, tasarımın ömrünü uzatmak adına, güzel eskiyebilecek kaliteli ve doğal malzeme kullanımını tercih eden Ofist kurucuları, hem malzeme ve dokularda, hem de renk seçimlerinde daha genç, daha dinamik ve daha cesur seçimlere yer verirken her şeyin bildik, tanıdık ve samimi olmasına da dikkat ediyor. Restoranlarda her zamanki gibi açık ve temiz bir servis ve mutfağın yanı sıra, daha aktif ve cıvıl cıvıl bir bar, çeşitli oturma çözümleri, daha genç ve renkli bir ortam yaratılıyor. Numnum bahçeleri de artık eskisine göre çok daha renkli, eğlenceli ve cıvıl cıvıl olacak şekilde tasarlanıyor.
Bütün bu hareketlilik malzemelerdeki çeşitlilikte de devam ediyor. Zeminde siyah beyaz, çiçek dokuları oluşturan seramik mozaikler dişbudak thermowood ile birlikte kullanılırken, ahşap seçimlerinde de yer yer meşe, çam, huş kontrplak, siyah boyalı ağaçlar, thermowood ve iroko’ya yer veriliyor. Dokulu, antrasit alüminyum doğramalar ile siyah ve beyaz boyalı demir paravanlar, mobilyalar ve aksesuarlar tercih edilirken, yine mobilyalarda hem siyah, hem beyaz tonlarda çeşitli mermerler kullanılıyor. Numnum iç mekanlarında kullanılan aydınlatma ünitelerindeki çeşitlilik, rengarenk kumaş seçimleri ve çiçeklerle de devam ediyor.